Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Dosya


Dosya

Kararsız Okur: Hikayemiz yolda yazılır




Toplam oy: 825

Denilir ki edebiyatın kendisidir yola çıkmak, yolda olmak. Edebiyat yolculuktur, kimi zaman durduğunuz yerden dünyaya, kimi zaman da dünyanın durduğu yerden içimize doğru ilerleriz. Yol, mitolojiden masallara, destanlardan modern ve hatta postmodern anlatılara yazının temel izleği olmaktan hiç vazgeçmemiş. Kahramanlar karakterlere, masalsı yollar eleştirel yüzleşmelere dönüşmüş ama kalemler yolculuk hikayeleri yazmaya hep devam etmiş. En çok da kaçıp gitme isteğinin çeşitli toplumsal, siyasi sebeplerle arttığı zamanlarda... Çünkü gitmek, çünkü yolun, yolculuğun ve değişim isteğinin çağrısı insanın içinde hâlâ yaşıyor. Gitmek, hangi dilde olursa olsun yeni bir hayatı, hatta yeniden doğmayı işaret ediyor. İnsan öldüğü yerden, kaldığı yerden devam etmeyi arzuluyor.

 

Kararsız Okur'un bu ay eli rahat. Nereye gitsem diye düşünmüyor, bir yolculuktan başka bir yolculuğa geçiyor keyifle. Yolda kalanlara, kendisini kaybedenlere, uzakları arayanlara, aşkı bulanlara, ekmeğinin derdine düşenlere, hayatın anlamını bulanlara, yüzünü doğaya dönenlere, rüyalarda gezenlere ortak oluyor. Buyrunuz Afrika'nın derinliklerinden başka galaksilere, var olmayan ülkelerden memlekete geri dönüşlere uzanan türlü çeşit yolculuk hikayesine...

 

 

(İmajı büyütmek için tıklayınız.)

 

 


 

 

* Görsel: Sedat Girgin

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Dosya Yazıları

Günlük yaşantıdaki kurallar çoğu zaman, yazılan eserler için de geçerlidir. Zorla gerçekleşen, kendine biçilen rolden fazlası istenen veya aşırıya kaçan her şey güzelliğini yitirir. Şair Eyyüp Akyüz, son kitabı Eskiden Buralar’da, adeta bu bilginin ışığında şiirlerini uzun tutmadan bitiriyor ve akılda kalan mısraları bize yadigâr kalıyor.

 

-Kimsin?

-Anneannemin torunuyum.

 

Divan Edebiyatı, sahibi meçhul bir kavram. Her halükârda 20. yüzyılın başında ortaya çıktığı konusunda bir tartışma yok. İskoçyalı oryantalist Elias John Wilkinson Gibb’in 1900 yılında yayınlanan Osmanlı Şiiri Tarihi kitabında bu kavrama hiç yer verilmez. Hepsi batılılaşma döneminde düşünülen isim alternatiflerinden biridir “Divan Edebiyatı”.

Arap coğrafyasında üretilen roman, öykü ve şiirler son yıllarda edebiyat gündeminde karşılık buluyor. Avrupa başta olmak üzere Batı’da düzenlenen büyük ve uluslararası kitap fuarlarındaki temsiliyetin güçlenmesi, en yeni eserlerin prestijli birçok ödüle değer görülmesinin bu ilgideki payı büyük elbette. Batı’nın doğuyu gördüğü “egzotik göz”le romantize edilemeyecek bir yükseliş bu.

Yirminci yüzyıl başlarında İngiltere genelinde Müslümanlara yönelik hasmane tavırlar öne çıkarken, İslam’ı seçenlerin sayısında da gözle görülür bir artış söz konusudur. İslam’la müşerref olan bu şahsiyetler, yeri geldiğinde İslam dünyasının savunucuları olarak da önemli faaliyetlerde bulunmuşlardır.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.