Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Dosya


Dosya

Karne: Deli Gücük, Ah!, Toplu Halüsinasyon




Toplam oy: 1064

Deli Gücük – Zifirname

Flaneur, (24,5 cm x 16,5 cm)

 



 

 

BASKI

 

İyi bir sert kapaklı kitap hazırlamak isteyenlerin için ibret dolu bir eser. Hemen hemen her şey yanlış. Kapakta bez ya da özel olarak bu iş için üretilmiş kağıtlar tercih edilmelidir. Zorunluluk varsa mukavvanın yüzey düzgünlüğü iyi olmayacağı için bunu daha az gösteren mat selofan tercih edilmeli ya da mukavvanın yüzeyine ön kaplama yapılmalıdır. Muhatta çatlama ihtimaline karşı dikkatli olunmalıdır. Yan kağıt tercihen kaplanmamış hamur kağıt olmalı ya da mat selofan kaplanmalıdır. Fazla yüklendik, yeter... İçerideki problemleri herkes görebilir.

 

KAPAK ve İÇ SAYFA TASARIMI

 

Türkiye çizgi roman açısından çok şanslı bir ülke değil. Yerli ve ortak emekle üretilmiş bir çizgi roman yayımlamak ise başlı başına bir deli cesareti gerektiriyor olmalı. Deli Gücük serisi böyle bir delilik eseri. Bu yüzden, küçük kullanıldığı için güme giden ve “Kaplumbağa Terbiyecisi”nin eğretilemesi olan kapak illüstrasyonu; aşırı laklanarak parlatılmış iç cilt yan kağıtları; konuşma balonları dışında yer alan metinlerde ve ara başlıklarda kullanılan yazıtiplerinin isabetsizliği; sayfa kenarlarındaki boşluk hataları yüzünden kenar kesimine kurban gitmiş metin ya da çizimler vb gibi hatalardan söz etsek de doğrudan 5 yıldız veriyoruz. Künyesinde ismi geçen emek sahiplerini kutluyor, serinin bir sonraki kitabında benzer hatalar için puan kıracağımızı şimdiden belirtiyoruz.

 


 

Ah! - Defne Sandalcı

Metis Yayınları, (19,5 cm x 13 cm)

 

 


 

 

BASKI  

 

Birinci sayfa ile kapak içi rengini tutturmak kolay değildir. İki ayrı kağıt vs. Neredeyse mütemadi kapak motifine rağmen sırt yazısı şiddetle kayık, karga güme gitmiş, bu motifin renk şiddeti iyi ayarlanamamış ve arka kapak karmakarışık olmuş. Ama belki de böyle istenmiştir, kimbilir? Metis'in en iyi kitabı değil.  

 

KAPAK TASARIMI

 

Toprak renklerinin hakim olduğu bir kapak. Zemine yedirilmiş bir medikal illüstrasyon üzerine yazılan bir başlık olarak “Ah!” nidası ve üzerinde tümü büyük harflerle yazılmış yazar adı. Derli toplu görünen bir kapak. Muhtemelen bir şiir kitabı olduğu için görsel fikri yazarından geliyor. Bu yüzden okura mesafeli ve biraz da subjektif sanki.

Arka kapak, yayınevi ismi, web adresi, barkod vb ticari bilgiler dışında, bir metin içermiyor. Burada insan dışında başka bir dört ayaklı canlının daha medikal illüstrasyonunun yer aldığı bir zemin kolajı var. Yine toprak renkleri hakim. Sırtta yer alan kitap ve yazar adı illüstrasyonun detayına kurban gittiği için zorlukla okunuyor. 

 

İÇ SAYFA TASARIMI

 

İç sayfalar tırnaksız bir yazıtipi ile dizilmiş. Bir şiir kitabının çok parçalı yapısına uygun olarak yer yer kelimeler arası uzun boşluklar, yer yer kısa ya da boş satırlar kullanılmış.

Ara başlıklar, kenar boşlukları, sayfa numaraları gibi detayların çözümünde çekici bir tasarım fikri öne çıkmasa da bu çözümler işlevini yerine getiriyor. Ön ve arka kapak içi kağıtların kapağa hakim olan toprak tonlarıyla uyumlu bir haki zemin ile kaplanması Metis kitaplarına özgü bir tercih. Künyesi ayrıntılı ve yeterli.

 


 

 

Toplu Halüsinasyon- Allen Ginsberg

Sel Yayıncılık, Çeviren: Süha Sertabiboğlu

(19,5 cm x 13,5 cm)

 

 

 


BASKI 

Katlamadaki özensizlik, sırtta yuvarlanma ve kör bıçakla kesilme dışında ciddi bir sorunu yok.

 

KAPAK TASARIMI

 

Kapak karışık teknikle üretilmiş bir Ginsberg illüstrasyonu üzerine kurulu. Sel Yayıncılık’ın yeni kapak kimliğinde yer alan başlık kuralları burada da uygulanmış. Bu kimliklendirmede tırnaklı ve kolay okunan bir yazıtipi ile yazılan yazar ve kitap adı, kapak görselinin sol üst köşesine yerleşiyor. Genel olarak iyi işleyen bu yöntem, bu kapak özelinde, beyaz olarak yazılan yazıların görece soluk kalan illüstrasyon üzerinde zayıf kalmasıyla biraz aksamış.

Gereksiz tüm ayrıntılardan arındırılan sade ve güçlü arka kapak üç paragraflık bir tanıtım metni içeriyor. Sırtı okunaklı ve işlevsel. 

 

İÇ SAYFA TASARIMI 

 

Tırnaklı bir yazıtipiyle formatlanan iç sayfalar okunaklı büyüklükte dizilmesine rağmen satır araları oldukça sıkışık. Sayfa kenar boşluklarının azlığı sıkışık satır aralarıyla birleşince boğucu denebilecek sayfalar ortaya çıkmış.

Kitap ve bölüm adının bulunduğu ve sayfa üstünde yer alan yazıların gereğinden büyük olması da sıkışıklık duygusunu artırıyor. Ara başlık, dipnot, kaynakça, alıntı vb değişkenler, üzerinde fazlaca düşünülmemiş gibi dursa da işlevsel görünüyor. Künyesi yeterli.

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Dosya Yazıları

Günlük yaşantıdaki kurallar çoğu zaman, yazılan eserler için de geçerlidir. Zorla gerçekleşen, kendine biçilen rolden fazlası istenen veya aşırıya kaçan her şey güzelliğini yitirir. Şair Eyyüp Akyüz, son kitabı Eskiden Buralar’da, adeta bu bilginin ışığında şiirlerini uzun tutmadan bitiriyor ve akılda kalan mısraları bize yadigâr kalıyor.

 

-Kimsin?

-Anneannemin torunuyum.

 

Divan Edebiyatı, sahibi meçhul bir kavram. Her halükârda 20. yüzyılın başında ortaya çıktığı konusunda bir tartışma yok. İskoçyalı oryantalist Elias John Wilkinson Gibb’in 1900 yılında yayınlanan Osmanlı Şiiri Tarihi kitabında bu kavrama hiç yer verilmez. Hepsi batılılaşma döneminde düşünülen isim alternatiflerinden biridir “Divan Edebiyatı”.

Arap coğrafyasında üretilen roman, öykü ve şiirler son yıllarda edebiyat gündeminde karşılık buluyor. Avrupa başta olmak üzere Batı’da düzenlenen büyük ve uluslararası kitap fuarlarındaki temsiliyetin güçlenmesi, en yeni eserlerin prestijli birçok ödüle değer görülmesinin bu ilgideki payı büyük elbette. Batı’nın doğuyu gördüğü “egzotik göz”le romantize edilemeyecek bir yükseliş bu.

Yirminci yüzyıl başlarında İngiltere genelinde Müslümanlara yönelik hasmane tavırlar öne çıkarken, İslam’ı seçenlerin sayısında da gözle görülür bir artış söz konusudur. İslam’la müşerref olan bu şahsiyetler, yeri geldiğinde İslam dünyasının savunucuları olarak da önemli faaliyetlerde bulunmuşlardır.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.