Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Dosya


Dosya

Oxford’un Sembolü: Bodleian Kütüphanesi




Toplam oy: 151
Oxford Üniversitesi’nin ana araştırma kütüphanesi olan Bodleian, dünyanın en eski kütüphanelerinden biri. Aynı zamanda Oxford şehrinin simgesi olarak görülen bu dev kütüphaneyi Harry Potter serisinin efsanevi Hogwarts Kütüphanesi’ne benzetebiliriz rahatlıkla; cilt cilt kitaplar, kıymetli el yazmaları, yüksek tavanlar, ihtişamlı bir mimari ve bugün de hâlâ tam olarak sırrı çözülemeyen gizemli bölümler...

Oxford Üniversitesi’nin ana araştırma kütüphanesi olan Bodleian, dünyanın en eski kütüphanelerinden biri. Aynı zamanda Oxford şehrinin simgesi olarak görülen bu dev kütüphaneyi Harry Potter serisinin efsanevi Hogwarts Kütüphanesi’ne benzetebiliriz rahatlıkla; cilt cilt kitaplar, kıymetli el yazmaları, yüksek tavanlar, ihtişamlı bir mimari ve bugün de hâlâ tam olarak sırrı çözülemeyen gizemli bölümler...

 

Bugün Oxford dendiğinde akla gelen sembollerden biri olan Bodleian 1602 yılından beri aktif olarak hizmet veriyor. Bodleian yalnızca sahip olduğu 11 milyonun üzerinde eserle değil görkemli binası, ihtişamlı atmosferi ve mimarisiyle de tek ve orijinal. Ülkenin en değerli arşivine sahip kütüphanedeki pek çok eser 15. yüzyıldan bugüne ulaşmış; bunlar arasında Magna Carta’nın 4 kopyası, Gutenberg İncili ve 1623 yılından kaldığı bilinen Shakespeare oyunlarının ilk toplu basımı gibi dünya tarihinde önemli yere sahip metinler de bulunuyor. Kütüphane birbirinden çok farklı bölümlerden oluşuyor: İlahiyat Okulu, Ortaçağ kütüphanesi Duke Humfrey’s, mimari bir ikon haline gelen Radcliffe Kamera ve ziyaretçilerin en çok merak ettiği yeraltı tünelleri.

 

 

Tolkien’in el yazmaları, Kafka’nın mektupları

 

Bodleian, edebiyat tutkunlarının da sevdiği bir kütüphane; İngiliz yazar Tolkien’in Oxford Üniversitesi’nde filoloji okurken ve sonrasında yine aynı üniversitede ders verirken bu kütüphanede uzun saatler geçirdiği, sonrasında Yüzüklerin Efendisi serisine de ilham verecek olan Galce el yazmaları üzerine çalıştığı söyleniyor. Yazarın kendi el yazmaları da yine bu kütüphanede görülebilir. Kütüphane geçtiğimiz yıllarda edebiyat tarihi açısından çok değerli bir koleksiyonu Franz Kafka’nın özel yaşamına ışık tutan mektup koleksiyonunu bünyesine dâhil etti. Miktarı açıklanmayan bir fiyata satılan koleksiyon, Kafka’nın kız kardeşi Ottla’ya gönderdiği 100’den fazla mektup ve renkli kartpostalı içeriyor.

 

Zincirli kütüphane

 

Bodleian Kütüphanesi’nin Harry Potter tutkunları için özel bir yeri var. Kütüphanenin tarihi bölümlerinden biri olan Ortaçağ kütüphanesi Duke Humfrey’s, serinin Felsefe Taşı filminin birkaç sahnesine ev sahipliği yapmıştı. Filmde efsanevi Hogwarts Kütüphanesi’nin ‘yasaklı’ bölümü olarak gösterilen Duke Humfrey’s filmdeki hikâyeyle de benzerlikler gösteriyor. Bu kütüphanede de değerli kitaplar hırsızlığa karşı zincirlenerek korunurmuş. Bodleian, serinin tutkunları tarafından gezilip görülecekler listesine girmiş, büyük ilgi görmüştü. Bu turistik turlar azalarak da olsa hala sürüyor.

 

 


 

Bodleian, edebiyat tutkunları için güzel sürprizlerle dolu; Tolkien’in Yüzüklerin Efendisi serisi için ilham aldığı bu kütüphanede yazarın kendi el yazmaları bulunuyor. Kafka’nın kız kardeşine yazdığı 100’den fazla mektup ve renkli kartpostallar da yine burada görülebilir.

 


 

Sergileri, etkinlikleri de meşhur

 

Bodleian zengin arşivi sayesinde düzenlediği kültürel etkinliklerle de benzerlerinden ayrılıyor. Kütüphane tarihinin en büyük sergilerinden biri geçtiğimiz yıl açıldı. “Tolkien: Maker of Middle-Earth” isimli sergi, yazarın hayatına dair resimleri, belgeleri, fotoğrafları, illüstrasyonları bir araya getiriyordu. Sergi 2019 yılının sonuna dek önce New York sonra da Paris’te gösterilecek. Şu günlerde kütüphaneyi ziyaret edenler “Leonardo’dan bugüne: 3D” başlıklı sergide Leonardo Da Vinci’nin bugünün teknolojisine ilham veren fikirlerini, son 500 yılda üç boyutlu iletişimin nasıl geliştiğinin öyküsünü izleme şansı bulacaklar.

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Dosya Yazıları

Günlük yaşantıdaki kurallar çoğu zaman, yazılan eserler için de geçerlidir. Zorla gerçekleşen, kendine biçilen rolden fazlası istenen veya aşırıya kaçan her şey güzelliğini yitirir. Şair Eyyüp Akyüz, son kitabı Eskiden Buralar’da, adeta bu bilginin ışığında şiirlerini uzun tutmadan bitiriyor ve akılda kalan mısraları bize yadigâr kalıyor.

 

-Kimsin?

-Anneannemin torunuyum.

 

Divan Edebiyatı, sahibi meçhul bir kavram. Her halükârda 20. yüzyılın başında ortaya çıktığı konusunda bir tartışma yok. İskoçyalı oryantalist Elias John Wilkinson Gibb’in 1900 yılında yayınlanan Osmanlı Şiiri Tarihi kitabında bu kavrama hiç yer verilmez. Hepsi batılılaşma döneminde düşünülen isim alternatiflerinden biridir “Divan Edebiyatı”.

Arap coğrafyasında üretilen roman, öykü ve şiirler son yıllarda edebiyat gündeminde karşılık buluyor. Avrupa başta olmak üzere Batı’da düzenlenen büyük ve uluslararası kitap fuarlarındaki temsiliyetin güçlenmesi, en yeni eserlerin prestijli birçok ödüle değer görülmesinin bu ilgideki payı büyük elbette. Batı’nın doğuyu gördüğü “egzotik göz”le romantize edilemeyecek bir yükseliş bu.

Yirminci yüzyıl başlarında İngiltere genelinde Müslümanlara yönelik hasmane tavırlar öne çıkarken, İslam’ı seçenlerin sayısında da gözle görülür bir artış söz konusudur. İslam’la müşerref olan bu şahsiyetler, yeri geldiğinde İslam dünyasının savunucuları olarak da önemli faaliyetlerde bulunmuşlardır.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.