Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Dosya


Dosya

Sabit Fikir Başlarken...




Toplam oy: 1158

“Bilgi paylaşmak içindir.” İnternet’in sloganı bu. İnterneti bize umut veren paylaşımcı, katılımcı, insanları din, dil, ırk ve cinsiyet ayırd etmeden yaklaştıran çoğulcu ve direngen yepyeni bir güç olarak hissediyoruz. Hissetmekten öte, günlük işimizde global ölçekteki bu bilgi paylaşımının içinde yaşıyoruz.

Sabit Fikir kitaptan yola çıkan, kitaba yönelten bir düşünce platformu. Kitapları rehber edinerek edebiyattan, felsefeden, siyaset biliminden, sosyolojiden, psikolojiden aklımıza gelen ve gelmeyen her konudan söz edeceğiz. Tartışmalar açıp, düğümler çözeceğiz. Kültür hayatımızı anlamaya çalışırken kitaplara baş vuracağız, kitaplar okuyup kendimizi ve hayatı anlamaya çalışacağız.

Edebiyatın, kültürün, sanatın, bilimin önemli adları ve tabii klavyenin başına geçen tüm kitap severler kitapları değerlendirecek, eleştirecek...

Yazarlar kitaplarını anlatırken bizlere dünyalarının kapılarını da açacak.

Tadı damağımızda kalsın diye henüz hiçbir dergi ya da kitapta yayınlanmamış şiirler, öyküler, denemeler ilk kez sizlerle buluşacak.

Sabit Fikir’le kitapseverler yeni çıkmış, hatta yayına hazırlanan kitaplardan herkesten önce haberdar olacak, okuyacak.

Sabit Fikir her gün, her saat, her dakika, her an yenilenen bir yayın olacak.

Dijital çağın olanaklarını kitapseverlerin hizmetine sunan canlı ve kalıcı bir yayın olmak amacımız...

Bize göre, internet katılım, karşılıklı iletişim, etkileşimdir. Sabit Fikir de bu katılımcı ve paylaşımcı anlayışa uygun gelişecek. Kısacası, Sabit Fikir okurlarının aynı zamanda yazarı olduğu bir yayın olacak. Sizlerle birlikte zenginleşecek.

Sabit Fikir yayın dünyamıza, tüm okurlara ve idefix üyelerine hayırlı olsun. 

 

Sabit Fikir Yayın Kurulu

 

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Dosya Yazıları

Günlük yaşantıdaki kurallar çoğu zaman, yazılan eserler için de geçerlidir. Zorla gerçekleşen, kendine biçilen rolden fazlası istenen veya aşırıya kaçan her şey güzelliğini yitirir. Şair Eyyüp Akyüz, son kitabı Eskiden Buralar’da, adeta bu bilginin ışığında şiirlerini uzun tutmadan bitiriyor ve akılda kalan mısraları bize yadigâr kalıyor.

 

-Kimsin?

-Anneannemin torunuyum.

 

Divan Edebiyatı, sahibi meçhul bir kavram. Her halükârda 20. yüzyılın başında ortaya çıktığı konusunda bir tartışma yok. İskoçyalı oryantalist Elias John Wilkinson Gibb’in 1900 yılında yayınlanan Osmanlı Şiiri Tarihi kitabında bu kavrama hiç yer verilmez. Hepsi batılılaşma döneminde düşünülen isim alternatiflerinden biridir “Divan Edebiyatı”.

Arap coğrafyasında üretilen roman, öykü ve şiirler son yıllarda edebiyat gündeminde karşılık buluyor. Avrupa başta olmak üzere Batı’da düzenlenen büyük ve uluslararası kitap fuarlarındaki temsiliyetin güçlenmesi, en yeni eserlerin prestijli birçok ödüle değer görülmesinin bu ilgideki payı büyük elbette. Batı’nın doğuyu gördüğü “egzotik göz”le romantize edilemeyecek bir yükseliş bu.

Yirminci yüzyıl başlarında İngiltere genelinde Müslümanlara yönelik hasmane tavırlar öne çıkarken, İslam’ı seçenlerin sayısında da gözle görülür bir artış söz konusudur. İslam’la müşerref olan bu şahsiyetler, yeri geldiğinde İslam dünyasının savunucuları olarak da önemli faaliyetlerde bulunmuşlardır.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.