Sanal alemin 'kralı'nı, her an her şeyin konuşulduğu bir mecrayı, Twitter’ı gerçek hayatta, sokakta soruşturduk. Oyuncusundan, futbolcusuna sokaktaki adamdan bürokratına hemen herkes Twitter aracılığıyla ışık hızında birbirleriyle iletişim kurabiliyorlar.
Sokaktaki insanlar Twitter aracılığı ile sanatçılara soru sorabiliyor, yanıt alabiliyor. Türkiye’de ilk zamanlar pek rağbet görmeyen Twitter ünlülerin keşfetmesiyle bir cazibe merkezi haline dönüştü. Twitter o kadar büyüdü ki, artık sosyal medya olarak da kullanılıyor. Ana akım medyanın yazmaktan çekindiği olaylarla ilgili fotoğraf ve bilgi paylaşımı yapılabiliyor mesela.
Farklı bir okuma pratiği sağlayan Twitter’ın her çeşit kullanıcısı olduğu gibi hiç kullanmayanı da var. Örgütlenme ve iletişime farklı bir boyut kazandıran Twitter için “Yalnızlaşan insan gevezeleşiyor” diyen de var, “Benim Twitter’ımdan kime ne, hiç de Twitter’ımda olmaz” diyen de... Balat’lı bir amca da alaycı bir tonda “Biz burada Twitter kullananları dövüyoruz!” diyor.
‘Yarı entelektüel tatmin aracı’
Ali Denizci, profesyonel serseri, 48
Ben profesyonel bir serseriyim. Twitter’da yarı entelektüel düzeyde masturbasyon yapıyorlar. Alkol bağımlısıyım, bağımlılıkları iyi tanırım. Bu da bir bağımlılık. Elbette nasıl kullandığımızla ilgili bir durum ancak bir şeyi iyi kullanmak için zaman geçmesi gerekiyor bir kültürü oluşabilmesi için. Twitter’da henüz bir kullanım kültürü oluşturulamadı. Kelime sayısı sınırlı, onların beyinleri öyle basıyor çünkü geniş cümlelerle dili kullanma yetenekleri yok. Twitter, “Tamam” yerine “tmm” yazan bir grup için cuk oturuyor. Orada, her şeye söylenen ama bir şey söylemeyen bir topluluk var. Orada yaptıkları eleştiri değil söylenme biçimi. Kişilerin kendi egolarını tatmin ettiği bir yer.
‘Twitter’da 24 saat yaşam var’
Hüseyin Bakırcıoğlu, veri operatörü, 33
Twitter tam bir duyuru aracı. Twitter’da acayip reklam dönüyor. Sanatçılar, TV ve diğer mecralara göre daha az maliyetli bir şekilde reklamlarını buradan yapabiliyor. Orada da bir halk var. Önce Facebook çıktı. Bu tip kullanıcılar hep bir üste atlar. Facebook’un öncü kitlesi sonra Twitter’a kaydı. Hatta onlara göre Facebook daha banel. Bu tip bir kitle hep yenilik ister. Yeni bir sosyal paylaşım ortamı çıkarsa öncü kitle oraya kayar. Twitter öncelikle müzik gruplarının, sanatçıların konser, turne gibi etkinliklerini duyurmak için kullandıkları bir alandı. Zamanla büyüyen bir oluşum oldu. İnsanlar Twitter’ı takip ederek siyaset, spor, ekonomi, kültür-sanat gündeminden uzak kalamaz. Bu konularda bilgili olur. Kısacası Twitter’da 24 saat yaşam var...
‘Yalnızlaştırıyor’
Emre Turgut, İstanbul Üniversitesi Sosyoloji bölümü öğrencisi, 25
Yalnızlaştırıyor. Oralarda zaman harcayanlar ikili ilişkilerde yetersiz kalıyorlar. Sanalda kullandıkları kelimeleri günlük hayatta kullanmaya başlıyorlar. Bakın çoğu konuşurken günlük hayatta sesli harfleri neredeyse yutuyor. Bu toplumda duygusal anlamda körü körüne, ölümüne bir bağlanma var. Twitter’da da gidişat böyle. İnsanların arkadaşları sanalda. Bu gidişatın sonu ne olur bilmiyorum ama bence iyi olmayacak. Twitter kullanıcılarının çoğu, orada kurduğu iletişimi ailesiyle, arkadaşlarıyla, sevgilisiyle kuramıyor. Hatta Twitter kullanıcılarının çoğu aslında toplum sorunlarıyla ilgilenmiyor.
‘Spekülasyona açık bir ortam’
Sinem Bayazıt, pazarlama yöneticisi - yoga hocası, 33
Twitter da geyiğe dönüşüyor artık. Twitter’ın, dili kötü kulllanmaya teşvik eden bir tarafı var. O sosyal paylaşım ortamında harf sınırı olması beni rahatsız ediyor çünkü kısaltmalardan hoşlanmıyorum. Dil kirliliği yaratıyorlar orada. Bir de spekülasyona açık bir ortam. İletişimi spekülatif bir hale getiriyor. Kim, nerede, nasıl, ne yapıyor... İnsanların gizlisi saklısı kalmadı. Sanatı da kötü etkiliyor diyenler var. Oradan biri 'Van Gogh’un tablosu kötü' dedi diye, Van Gogh’un tablolarını beğenmeyeceğim mi yani. Yok öyle bir şey.
‘Herkes eleştirmen’
Engin Düzyol, kompozitör, 54
Facebook ve Twitter’dan hoşlanmıyorum. Sanatla alakalı bir ürün yaratıyorsunuz ardından orada hiçe sayan, aşağılayıcı, yok edici eleştirilerde bulunuyorlar. Herkes eleştirmen olmuş; resim, edebiyat. Kaydadeğer bilgiler de paylaşılıyor tabii ama orada kültürü yozlaştırıyorlar. Mesela bir film için “Seyretmedim ama çok kötüymüş” yazıyor biri... Yanlış kullanımı, herkes tarafından kullanımı kötü sonuçlar doğuruyor. Sanatla, edebiyatla uğraşanların motivasyonunu düşürüyor. Ekonomik anlamda da olumsuz yönleri var. Örneğin bir filme yerli yersiz yorum yapıyorlar, bu durum da filmin gişesini olumsuz etkileyebiliyor. Twitter’da insanlar bilgilerini paylaşıyor mu, soru işareti...
‘Canlı sohbeti seviyorum’
Mustafa Güçlü, Merkez Şekercisi işletmecisi, 55
Ailece, 134 yıldır bu işi yapıyoruz. Benim nostaljik tarafım var. Eski yılları arıyorum ben. Transistör radyo, siyah beyaz TV’leri arıyorum. İnsanlar eskiden soba başında toplanıp sohbet ederdi, aileler birlikte soba etrafında otururdu şimdi ise herkes ayrı bir odada... Ben sanal değil canlı sohbeti seviyorum çünkü biz böyle yetiştik. Çağa ayak uydurmak lazım. Benim ihtiyacım yok bu kadar teknolojiye. Gördüğünüz gibi dükkanımda post makinem bile yok. Gençler düşünsün. İyi kullansınlar Twitter’ı.
Twitter, Facebook veya benzeri sosyal paylaşım siteleri, // modern teknolojinin uzantılarıdır. Ülkemizde bu gelişmişliklere ciddi karşıt olanlar var öte taraftan bunlarsız bir gelecek demek 2. hatta 3. dünya ülkesi olmamız anlamına da geliyor e hangisi daha inanıdırıcı şimdi_?
Yeni yorum gönder