Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Dosya


Dosya

Yayınevlerinin YouTube kanalları: Önce izle, sonra oku!




Toplam oy: 930

Facebook, Twitter, Instagram ve Pinterest yetmiyor, diyorsanız; yayınevlerini takip ettiğiniz “kanallara,” YouTube kanallarını da ekleyebilirsiniz!

 

Teknolojinin imkanları, elbette yayıncılık dünyasında da etkisini günden güne artırmaya devam ediyor. Edebiyatı video paylaşım platformu YouTube’la aynı cümlede anmak, uzunca bir süredir mümkün mesela. Yeni yayımlanan kitapları tanıtan kısa videolar, kitapları o yayınevinden çıkan yazarların verdiği röportajların kayıtları, imza günü ya da panel gibi etkinliklerden kısa görüntüler yayıncı hesaplarında görmeye alışkın olduğumuz içerikler arasında... Diğer bir deyişle YouTube da, yayıncılık sektörü için tanıtım anlamında bir çeşit can simidi. Yine de, yeterince yararlanıldığını söylemek güç. İşte bazı örnekler:

 

YouTube hesabını yaklaşık bir yıl önce açan Metis Yayınları’nın paylaştığı videolar arasında, örneğin, 2014 yılında AB Edebiyat Ödülü’nü kazanan Birgül Oğuz ile yapılan röportaj da var, yayınevinin Küçük Filozoflar dizisinin editörü Savaş Kılıç’ın özel bir eğitim kurumunda verdiği ders de… Kanalın dikkat çeken paylaşımları arasında, sosyolog Nilüfer Göle’nin Gündelik Yaşamda Avrupalı Müslümanlar eseriyle ilgili olanı da sayabiliriz; Göle’nin katıldığı iki ayrı söyleşiyi Metis’in kanalından izlemek mümkün.

 

 

 

 

(Birgül Oğuz’un “Hah” kitabı üzerine Boğaziçi Üniversitesi’nde gerçekleşen panelden)

 

 

 

Can Yayınları da portalı sıklıkla kullanan yayınevlerinden... Yayınevinin hesabında, yazar röportajları ve yeni çıkan kitapları tanıtan kısa videoların yanı sıra yayınevinin genel müdürü Can Öz’ün edebiyat ve yayıncılık dünyasına ilişkin merak edilenlere açıklık getirdiği 5-10 dakikalık #CanOzeSoruyorum etiketli videolar da mevcut.

 

 

 

 

(#CanOzeSoruyorum: Kapınız yeni yazarlara açık mı?)

 

 

 

Okuyan us Yayın ise YouTube paylaşımlarını daha farklı bir boyuta taşımış; ön plana çıkarmak istediği kitapların içeriklerinden yola çıkarak yaptığı sokak röportajlarını okurlarıyla buluşturuyor. Ayrıca, Okuyan Us gibi Pegasus Yayınları’nın da, kitapları için fragman tadında kliplere sayfalarında sıklıkla yer verdiklerini görüyoruz...

 

 

(Bin Bir İnsan Masalları tanıtımı)

 

 

 

(Leonardo Patrignani’nin 34. İstanbul Kitap Fuarı bünyesinde gerçekleşen imza günü)

 

 

 

MonoKL Yayınları’nın YouTube hesabında da, yine ağırlıklı olarak yeni yayımladıkları kitapların tanıtımları yer alıyor. Son derece minimalist videolar hazırlanmış kitaplar için: Yalnızca kapak görseli ve arka planda kitabın tanıtımını yapan sesli bir sunum.

 

(Eksik Parça tanıtımı)

 

 

 

Altın Kitaplar’ın kanalına göz attığımızda, videoların çoğunlukla televizyon programlarından alınmış görüntülerden oluştuğunu görüyoruz. Epsilon Yayınevi’nin videolarında ise, öncelik çocuk ve gençlik serilerine verilmiş. Çizgi film tadındaki klipler küçük okurlar için fazlasıyla albenili.

 

 

(Celil Oker, son romanını anlatıyor)

 

 

 

(Gol tanıtımı)

 

 

Yurt dışı kaynaklı hesaplara göz gezdirdiğimizde de aslında benzer videolarla karşılaşıyoruz; “kitap fragmanları”nın belirgin bir üstünlüğü var. Penguin Books mesela; yaklaşık sekiz bin abonesi olan hesabını bu şekilde bir reklam alanı olarak kullanıyor.

Yayın programında daha çok akademik eserlere yer veren ABC-CLIO ise, alanlarında uzman yazarlarının çeşitli konular hakkında sundukları “mini brifing”leri paylaşmayı seçmiş. Yine yazar söyleşilerinin öne çıktığı bir diğer yayınevi de Little, Brown and Company.

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Dosya Yazıları

Günlük yaşantıdaki kurallar çoğu zaman, yazılan eserler için de geçerlidir. Zorla gerçekleşen, kendine biçilen rolden fazlası istenen veya aşırıya kaçan her şey güzelliğini yitirir. Şair Eyyüp Akyüz, son kitabı Eskiden Buralar’da, adeta bu bilginin ışığında şiirlerini uzun tutmadan bitiriyor ve akılda kalan mısraları bize yadigâr kalıyor.

 

-Kimsin?

-Anneannemin torunuyum.

 

Divan Edebiyatı, sahibi meçhul bir kavram. Her halükârda 20. yüzyılın başında ortaya çıktığı konusunda bir tartışma yok. İskoçyalı oryantalist Elias John Wilkinson Gibb’in 1900 yılında yayınlanan Osmanlı Şiiri Tarihi kitabında bu kavrama hiç yer verilmez. Hepsi batılılaşma döneminde düşünülen isim alternatiflerinden biridir “Divan Edebiyatı”.

Arap coğrafyasında üretilen roman, öykü ve şiirler son yıllarda edebiyat gündeminde karşılık buluyor. Avrupa başta olmak üzere Batı’da düzenlenen büyük ve uluslararası kitap fuarlarındaki temsiliyetin güçlenmesi, en yeni eserlerin prestijli birçok ödüle değer görülmesinin bu ilgideki payı büyük elbette. Batı’nın doğuyu gördüğü “egzotik göz”le romantize edilemeyecek bir yükseliş bu.

Yirminci yüzyıl başlarında İngiltere genelinde Müslümanlara yönelik hasmane tavırlar öne çıkarken, İslam’ı seçenlerin sayısında da gözle görülür bir artış söz konusudur. İslam’la müşerref olan bu şahsiyetler, yeri geldiğinde İslam dünyasının savunucuları olarak da önemli faaliyetlerde bulunmuşlardır.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.