Eleştiri Arşivi

Eleştiri // En çok okunanlar
//php print_r ($fields); ?>
Dünyanın Kıyısında Dans, Ursula K. Le Guin’in, düzyazılarını ve kitap eleştirilerini derleyen bir çalışma; 1989’da yayımlanmış. Kitabın büyük kısmı 1976’dan 1989’a dek yazılmış denemeler, konuşma metinleri ve gezi yazılarından, son bölümü ise yine aynı dönemden kitap eleştirilerinden oluşuyor.

//php print_r ($fields); ?>
Sinema meraklıları hatırlayacaktır; 1984’te Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye kazanan, yönetmenliğini Wim Wenders’ın üstlendiği Paris, Texas filminin esin kaynağı, Sam Shepard’ın kaleme aldığı Motel Günlükleri’ydi.

//php print_r ($fields); ?>
Bora Abdo’nun 2014 yılında yayımlanan ve Sait Faik Hikâye Armağanı’na layık görülen Bizi Çağanoz Diye Biri Öldürdü, “Beni Unutma Dörtlemesi”nin ilk kitabıydı; dörtlemenin yakın bir zaman önce yayımlanan ikinci kitabı Balık Boğulması’nda da, “tenhada ölenler”i anlatıyor Bora Abdo.

//php print_r ($fields); ?>
“Hayatımı inanmadığım şeyleri anlatarak harcıyorum. Tanrıtanımaz bir İncil âlimi, iblislerin insanların uydurması olduğuna inanan bir iblis uzmanıyım.” Kendini böyle tanıtan bir kahramanın romanı Şeytanbilimci.

//php print_r ($fields); ?>
Tim Parks, son romanı Ölümü Resmetmek’te, yarım kalmış eski bir hikayeyi tamamına erdirmiş.

//php print_r ($fields); ?>
Bojangles’ı Beklerken bir roman. İlk bilinmesi gereken bu. İkincisi, “Mr. Bojangles”ın Nina Simone’la anılan bir şarkı olduğu (Tabii Nina Simone’u bilmek ya da dinlemek, bu romanı bilmekten ya da okumaktan daha önemli). Üçüncüsü ise, bu romanın çok güzel bir aşk romanı olduğu. Güzel, çılgın ve dokunaklı... Yine de bu yazı burada bitmeyecek, biraz daha devam edecek.

//php print_r ($fields); ?>
Mo Yan, 2012 yılında Nobel Edebiyat Ödülü’nü aldığında Türkiye’deki entelektüel kamuoyu, yazar hakkında pek bir fikri olmadığından bekleyip görmeyi yeğlemişti. Ardından, hakkında çıkan politik yönü ağır basan haberlerle Mo Yan’e dair bir kanaat oluşmaya başladı.

//php print_r ($fields); ?>
Yapıtları elden ele dolaşmış bir yazarın ilk yıllarına ait ürünleri, belli bir zaman sonra veya ölümünün ardından ortaya çıkmıştır çoğunlukla. Truman Capote’nin yazarlığının başlangıcından örnekler taşıyan öyküler toplamı Ateşteki Güve de işte böyle kitaplardan...

//php print_r ($fields); ?>
Günümüz toplumunun kara kahini olarak gördüğüm Michel Houellebecq’in yakında yayımlanacak İngilizce şiir derlemesi Unreconciled hakkında –Millions’ta– okuduğum bir tanıtım yazısı, “sad flâneur”(hüzünlü gezmen) ifadesini sadece Houellebecq için değil, Sylvia Plath’tan Tao Lin’e (Taipei romanıyla hatırlanacaktır) pek çok zamane insanının yazdıkları için de anahtar olarak kullanı

//php print_r ($fields); ?>
İkinci Dünya Savaşı öncesinde ABD’li bir yazar ziyaret eder Yunanistan’ı. Yazarlık kariyerinin doruğunda, çalışmaya yirmi yıldır hiç ara vermediğini fark etmiş, bir yıl sürecek bir yolculuğa çıkmıştır. Önce, dönemin diğer ABD’li sanatçı ve entelektüelleri gibi, bir mabede dönüşen Paris’te zaman geçirir, ardından kendisini bir “Amerikalı vahşi” olarak hissedeceği Yunanistan’a geçer.
