Dosya Arşivi
Dosya // En çok okunanlar
//php print_r ($fields); ?>
Bundan tam 30 yıl önce, 18 Şubat 1986'da ayrılmıştı aramızdan Tezer Özlü. Ama geride bıraktığı eserleriyle birlikte hep yanı başımızda. Tam da bugün için, İpekli Mendil öykü sözlüğünün yazarlarından Gülda Şahin, Özlü'nün eserlerinden yola çıkarak mini bir sözlük hazırladı. Bu vesileyle, Tezer Özlü'yü buradan bir kez daha anıyoruz.
//php print_r ($fields); ?>
2 Temmuz 1993. Belleklere unutulmaz bir acı olarak kazındı o gün. Sivas’ta Pir Sultan Abdal Şenlikleri düzenleniyordu. Madımak Oteli bir anda radikal İslamcılar tarafından çevrelendi ve yakıldı. 33 yazar, ozan ve düşünür ile 2 otel çalışanı hayatını kaybetti. Aralarında şair Metin Altıok, yazar Asım Bezirci, ozan Nesimi Çimen de vardı.
//php print_r ($fields); ?>
Burada olduğumuza göre, kitaplar hepimiz için önemli. Peki ya kitap isimleri? Kitapların isimlerinin kitaplarla ilişkimizde ne kadar önemli bir rol oynadığını hiç düşündünüz mü? Düşünmediyseniz eğer, ilk fırsatta bir kitapçıya girin ve raflardaki kitapların isimlerine tek tek bakın. Bazı kitaplara sadece isimleri çekici gelmediği için yanaşmayacaksınız bile.
//php print_r ($fields); ?>
Altın Kitaplar Yayınevi’nden gelen bilgilere göre, yakın bir zaman içerisinde Stephen King’in unutulmaz kitabı Korku Ağı yeniden raflarda olacak.
//php print_r ($fields); ?>
Herkes Herkesle Dostmuş Gibi (2000), Veciz Sözler (2002), Aramızdaki En Kısa Mesafe (2003), Bizim Büyük Çaresizliğimiz (2004), Baharda Yine Geliriz (2006), Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra (2008), Sinek Isırıklarının Müellifi (2011) ve Seyrek Yağmur (2016) kitaplarıyla geniş bir okuyucu kitlesine ulaşan ve sevile
//php print_r ($fields); ?>
Elm Sokağı'nda Kabus serisinin üçüncü filmi Rüya Savaşçıları'nda, televizyon yıldızı olmak isteyen Jennifer'ın bir gece Zsa Zsa Gabor'un katıldığı bir talk-show'u izlerken uyuyakalması, "ekrandan gelen kabus" konusunda ders kitaplarına girecek bir sahnedir.
//php print_r ($fields); ?>
Kütüphane dendi miydi akla ilk gelen duvarlarındaki raflar kitaplarla dolu uzun koridorlar, masalarda dikkatle kitabını okuyan ya da ders çalışan kişiler ve ortama hakim olan derin bir sessizliktir çoğu kere. Fakat bütün kütüphaneler öyle olmak zorunda da değil. Dünya üzerinde alışılmışın bir hayli dışına çıkan, oldukça ilginç kütüphaneler de var. İşte onlardan birkaçı:
//php print_r ($fields); ?>
Şu kafeye oturmuş, olup bitenlere bakıyorsun. Garsonun gelişine dikkat: garçon sözcüğü ‘hizmetçi, uşak, alt tabakadan’ anlamlarında kullanılırken, 1788 yılından itibaren, Devrim’in hemen öncesinde bildiğimiz anlamıyla ‘garson’ olarak kullanılmaya başlamış. Sözcüğün Fransızca kökeni garçun, aslında gayet süssüz biçimde, oğlan demek.
//php print_r ($fields); ?>
Harry Potter kitaplarıyla büyüyenler J.K. Rowling’in kişisel tarihine de az çok aşinadır. Bekar bir anne olarak hayatını sürdürmeye çalışırken kafelerde kaleme aldığı Harry Potter uzun bir süre yayıncılar tarafından reddedilmiş, sonunda bir yayıncı büyücü bir oğlan çocuğunun hikayesine şans tanıyınca Rowling’in bir yazar olarak başarı hikayesi de başlamıştı. Bu başarıda J.K.
//php print_r ($fields); ?>
“Dil, mitolojik bir hastalıktır,” demiş Tolkien. Sıfatların, metaforların, benzetmelerin gücü masalların içindeki büyüler kadar etkilidir diye iddia etmiş. Ya da büyü, özenle seçilmiş bir sıfattan başka bir şey değildir. “Orman” bir sözcüktür. “Zümrüt” bir sözcüktür. “Zümrüt orman” büyülüdür. Dili kullanma insana yaratıcı-büyücü rolü bahşeder, masal böyle başlar. (“On Fairy-Stories”, 1939).