Dosya Arşivi
Dosya // En çok okunanlar
//php print_r ($fields); ?>
Kurt Cobain ve Nirvana’nın ardından söylenecek söz kaldı mı? Bu miras hakkında bir şeyler denebilir mi hâlâ?.. Bu gibi soruların cevabının olumlu olması için, ancak ve yine, söylenmiş yeni bir sözün bulunması gerekiyor. O halde, işte Kurt Cobain hakkında yeni bir belgesel ve yeni bir yazı. İkisi de aşağıda..
//php print_r ($fields); ?>
İnternet çağı hayatımızın her alanında kökten değişiklikler yaparken kuşkusuz edebiyat dünyasını da es geçmedi. E-kitaplardan dijital alandaki üretimlere, son yıllarda edebiyat adına internet kaynaklı çeşitli yeniliklere şahit olduk. Özellikle sosyal medyanın getirdiği iletişim olanakları kimi yazarlara yepyeni, deneysel bir evrenin kapısını araladı.
//php print_r ($fields); ?>
//php print_r ($fields); ?>
Bir hanımefendinin her zamankinden biraz daha büyük bir çanta kullanması, hava soğuk olduğu halde pencerenin açık bırakılması ya da minicik bir kan lekesi... Hafiyeler için böylesi detaylar ipucudur; aynı zamanda, meşhur hafiye karakterleri yaratanlar da yine bu detaylardır.
//php print_r ($fields); ?>
1902 yılında George Melies'in bir Jules Verne uyarlamasıyla başlıyor sinema-edebiyat ilişkisi ve sinema ya da edebiyat ölene kadar devam edeceğe benziyor. Yani öyle sanıyoruz ki, dünyanın sonuna kadar! Edebiyat sinemanın kuşkusuz temel beslenme kaynaklarından biri. Öyle ki, bir liste yapmaya çalışsak, altından kalkmamız mümkün değil.
//php print_r ($fields); ?>
Keşfet'in bu ayki konuğu Cem Dinlenmiş.
Sizlere keşfetmeniz için Kurt Vonnegut'un Mezbaha No.5 isimli kitabını öneriyor, hem de kendi el yazısıyla!
Bu kitaptan altını çizdiği cümle ise şöyle: “Hadi geçmiş olsun.”
//php print_r ($fields); ?>
Kütüphanemi karıştırırken bir köşede bulduğum kitap bu hafta derin düşüncelere dalmama sebep oldu. Yeterince vaktim vardı. Koronavirüs pandemisi dolayısıyla bir süre için evde çalışma sistemine geçmiştik ve bu, herkes gibi benim de eskisine göre çok daha fazla okuduğum, yazdığım ve düşündüğüm anlamına geliyordu.
//php print_r ($fields); ?>
New Jersey eyaletinin sıradan bir kenti Paterson. New York’a çok uzak bir mesafede değil ama onun spot ışıklarından hayli uzakta. Durağan bir taşra kenti. Şelaleleriyle, bir de Amerikan şiir tarihine geçmiş şairleri William Carlos Williams’la övünüyorlar.
//php print_r ($fields); ?>
Metropolün endüstri taşrası olarak yeniden tanımladığı bir kentte doğdum, her fırsatta geldiğim metropolün ötesine üniversiteyi kazanınca geçtim ve trenle ya da otobüsle her ders günü endüstri taşrasındaki aile apartmanından çıkıp metropolün doğu yakasındaki kampüse gelip gittim. Sonra metropol yaşantısı...
//php print_r ($fields); ?>
Her gün karşılaştığımız, yolda yan yana geldiğimiz, dersimize giren, aynı binada oturduğumuz, belki de yakından akraba olduğumuz birisinin, ahlaki olarak netameli bir durumdan suçlandığını ve hatta hüküm giydiğini duyduğumuzda, ne hissederiz acaba? Sosyal medyada bol keseden harcadığımız “ahlaki yargılarımız” ne kadar yerindedir?