Dosya Arşivi
Dosya // En çok okunanlar
//php print_r ($fields); ?>
ZELDA FITZGERALD’IN ROMANI
Therasa Anne Fowler
Doğan Kitap, Çev: Omca Korugan (13,5 cm x 21 cm)
BASKI > 3 yıldız
//php print_r ($fields); ?>
Edebiyat ve televizyon arasındaki beslenme kanalları artık hepimizin malumu. Dünya genelinde etki yaratan pek çok kitap aynı hızla sinemaya ya da televizyona da uyarlanıyor artık. Dahası, çoğu kez bu uyarlamalar, dönemin en çok ses getiren dizileri arasına giriyor. Peki gelecek günlerde televizyon ekranlarında hangi edebiyat uyarlamalarını izleyeceğiz?
//php print_r ($fields); ?>
Gençlik edebiyatı tür olarak çok sorunlu, çok tartışmalı bir konu. Hele ki yeryüzünde yazılanların çoğunu genç insanların okuduğu, yazılmış metinlerin çoğunun da genç kahramanların büyüme öykülerinde odaklandığı düşünülürse... Gençliğin ne olduğu ve hangi yaş aralığına sığdırılacağı meselesi de karşımıza çıkınca işler iyice karışıyor tabii.
//php print_r ($fields); ?>
Keşfet'in bu ayki konuğu Orhan Cem Çetin.
Sizlere keşfetmeniz için Polisin Cep Kitabı isimli kitabını öneriyor, hem de kendi el yazısıyla!
//php print_r ($fields); ?>
Dublin’de bir pub’dayız, tanıdık birilerinin sohbetine kulak misafiri oluyoruz: Yıllar önce “The Commitments” adlı grubun menajeri sıfatıyla aşina olduğumuz Jimmy Rabbitte, onun mahalleden en yakın dostu ve The Van romanında eninde sonunda batacak bir karavan- restoran işleten babası Jimmy Rabbitte konuşuyor...
//php print_r ($fields); ?>
Son yıllarda yazılı olan kadar “çizili” olanı da okumak yaygınlık kazandı. Romanların kendisi yerine özetini okumanın; filmini ya da dizisini seyretmenin yanına “çizili” halini okuma eklendi. Bu durumun olumlu ve olumsuz yanları var elbette ama bu yazıda yerleri yok. Yine son yıllarda, tarihi romanlara gösterilen ilgi de belirgin biçimde arttı. Sevindirici bir durum.
//php print_r ($fields); ?>
Bir ara, İstanbul’un karmakarışık merkez semtlerinden birinde oturuyordum; ama söz konusu kiralık daire, kıyıda köşede ender kalmış yeşili bol bir bölgedeydi. Etraftaki trafikten azade sokakları, araba garajından çok bahçeye ayrılmış alanları sebebiyle yeşilinin bolluğuna –elbette– kedi bolluğu da eşlik ediyordu.
//php print_r ($fields); ?>
Çağdaş Japon edebiyatının önemli bir özelliği var. Kendi modernizmini kurup bir yandan onunla hesaplaşırken; korkudan, gerilimden, fantastikten, gerçeküstünden hiç çekinmiyor, bütün bunları edebi olarak reddetmiyor. Bu özelliği onu Türkçe edebiyattan da çok farklı kılıyor şüphesiz.
//php print_r ($fields); ?>
“Başkalarının parka ya da ormana koştuğu gibi ben hep kahveye koşardım”
Thomas Bernhard / Odun Kesmek