Dosya Arşivi
Dosya // En çok okunanlar
//php print_r ($fields); ?>
Bir kitap okumaya başlamanın, mimari bir yapıya adım atmakla eşdeğer olduğunu söylemiş Federico Babina, ARCHIWRITER ismini verdiği yeni illüstrasyon serisinin tanımlamak için.
//php print_r ($fields); ?>
Eylül ayı televizyonlar için yeni dizi sezonunun başlangıcına işaret ediyorsa da mutat Ankaralılar için Eylül, biten bir yazın ardından artık şehre dönmenin vakti. Şehre yeni dizi sezonu gelir ve kimi Ankaralılar için iklim değişir Akdeniz olur, kimisi içinse hala bozkır. Ankara sokakları edebiyat uyarlamalarının dizi olması konusunda farklı görüşlere sahip, diyebiliriz.
//php print_r ($fields); ?>
Neden polisiyeyi yaz mevsimine yakıştırdığımı bilemiyorum. Polisiye, hafif kitapların bence en ağırı olduğu, yaz için de hep “hafif kitap okunur” dendiği için ben yazın polisiyeyi tercih ediyorum sanırım. Kumsalda, kahvede, pansiyon odasında varoluşumdan uzaklaşmaya çalışırken, içine en rahat girip çıkabileceğim dünyayı polisiye sağlıyor.
//php print_r ($fields); ?>
Bundan tam yirmi iki yıl önce 9 Ekim’de Yusuf Atılgan, o sıralar üzerinde çalıştığı Canistan isimli romanını tamamlayamadan kalp krizi sonucu Moda’daki evinde hayatını kaybetti. Yusuf Atılgan önce “İşkence” adını verdiği ve “Duruşma”, “Yargıç”, “Tanık”, “Sanık” bölümlerinden oluşmasını tasarladığı bu romanının “Sanık” bölümünü yazamadan aramızdan ayrılmıştı.
//php print_r ($fields); ?>
Kral, eşi ve üç kızı bir adada yaşamaktadır: İlk bakışta Shakespeare’in Kral Lear ve Fırtına’sını birleştiren tuhaf bir senaryo gibi duruyor. Kral, yani baba, tehlikeli dış dünyayla ilişkilenebilen, adada ihtiyaç duydukları araç gereçleri almak için dışarıya çıkabilen tek kişidir. Kızların adada yaşayanlar dışında birileriyle iletişimiyse mümkün değildir.
//php print_r ($fields); ?>
Eylül ayında Türkiye’de Alain De Botton’un yeni kitabı, henüz dünyada yayımlanmamışken, kitabevlerine dağıtıldı: Ateistler İçin Din.
//php print_r ($fields); ?>
Her okurun bir yazarı çok sevmek için son derece haklı ve bir o kadar özgün gerekçeleri vardır şüphesiz. Yola bu bilinçle, SabitFikir okurlarının edebiyatın öne çıkan yazarlarını neden sevdiklerine ilişkin bir tartışma başlatmak için çıktık. İlk soruyu da o yazar üzerine çalışmalar yapmış bir isme yönelttik. Öyleyse soruyoruz: Siz Salâh Birsel'i niçin okuyorsunuz?
//php print_r ($fields); ?>
Oxford Üniversitesi’nin ana araştırma kütüphanesi olan Bodleian, dünyanın en eski kütüphanelerinden biri.
//php print_r ($fields); ?>
Kalabalık bir dünyada, metalarla çevrili ve her biri kendine özgü karaktere bürünmüş, birbirine benzer ama nüanslarla eşsiz kılınmış mekanların arasında, her kişinin ve her şeyin iletişim değeri hiç de kolay başa çıkılmayacak bir boyuta getirilmiş bir dönemde yaşıyoruz. Herkesin birden çok öyküsü var, her şey hakkında birçok anlatı aynı anda ortalıkta dolaşıyor.
//php print_r ($fields); ?>
Bildiğimiz her şey değişiyor. Soluduğumuz havanın içeriğinden yüzdüğümüz denizin asit seviyesine her şey, bizden öncekilerin bildiğinden farklı. Önceki nesillere yeten sıcaklık haritaları, günümüzde eski moda kalıyor. Bizler, bu acayip havaları yansıtabilmek için sıcaklık haritalarına yeni renkler ekliyoruz.