Dosya Arşivi
Dosya
//php print_r ($fields); ?>
İlk kez yayımlandığı 1996'dan beri bir yeraltı klasiği haline gelen Dövüş Kulübü’nün 2. bölümü okurlarla buluşmaya başladı; çizgi roman olarak hazırlanan Dövüş Kulübü 2, Ayrıntı Yayınları tarafından on fasikül olarak yayımlanacak...
//php print_r ($fields); ?>
Bu ay içinde sona erecek üçüncü sezonuyla, Amerikan televizyonlarının en beğenilen korku dizisi ilan edilen Hannibal’ın yayından kaldırılacağı haberi izleyicilerden çok eleştirmenleri üzdü. Dizinin “en iyi yazılmış sezonu”nun reytingleri, aldığı olumlu eleştiriler ile coşkulu yorumları karşılayamayınca, her güzel şey gibi, Hannibal’in de sonu gelmiş gibi görünüyor.
//php print_r ($fields); ?>
“Bir yıl önce ‘biraz birikimleri’, ailelerinin desteği ve çektikleri krediyle Balkan ve Akdeniz ezgileri eşliğinde herkesin kitabını okuyup kahvesini yudumlayabileceği şirin bir kafe hayallerini gerçekleştirmek için yola çıkan Selin Gülse (25) ve Tansel Saygın (28), kendilerini hayal kırıklığına uğratan gerçekler hakkında konuştu.
//php print_r ($fields); ?>
Beş kişilik bir ekip olarak eski tip bir asansördeyiz, tam olarak neyle karşılaşacağımızı bilmeden yukarı çıkıyoruz. Sessizce dördüncü kata ulaşan asansörün kapıları açıldığında bir otel koridorunda buluyoruz kendimizi; sıradan bir otel koridoru gibi görünüyor ama değil… Biliyoruz. Nitekim, tuhaflıklar hemen baş gösteriyor.
//php print_r ($fields); ?>
1902 yılında George Melies'in bir Jules Verne uyarlamasıyla başlıyor sinema-edebiyat ilişkisi ve sinema ya da edebiyat ölene kadar devam edeceğe benziyor. Yani öyle sanıyoruz ki, dünyanın sonuna kadar! Edebiyat sinemanın kuşkusuz temel beslenme kaynaklarından biri. Öyle ki, bir liste yapmaya çalışsak, altından kalkmamız mümkün değil.
//php print_r ($fields); ?>
Her okurun bir yazarı çok sevmek için son derece haklı ve bir o kadar özgün gerekçeleri vardır şüphesiz. Yola bu bilinçle, SabitFikir okurlarının edebiyatın öne çıkan yazarlarını neden sevdiklerine ilişkin bir tartışma başlatmak için çıktık. İlk soruyu da o yazar üzerine çalışmalar yapmış bir isme yönelttik. Öyleyse soruyoruz: Philip K. Dick'i niçin okuyorsunuz?
//php print_r ($fields); ?>
Bazı diller ve coğrafyalar, dünyanın geri kalan dillerinin ve edebiyatlarının daha geniş bir alana yayılmalarına yardımcı oluyor. Okur açısından da, majör piyasalarda belirmiş, kendi dilindeki vahşi güzelliğini her ne kadar bir parça kaybetmiş olsa da, düzgün bir biçimde yeniden yayına hazırlanmış yapıtları kolaylıkla fark edebilme imkanı ortaya çıkıyor.
//php print_r ($fields); ?>
Tom Sawyer, Huckleberry Finn'in Maceraları gibi klasikleşmiş kitapların ABD'li yazar Mark Twain, güzel yaşlanmasını kendi yoluna sadık kalmaya bağlıyor. Ona göre, başkasının yolundan giderek bir yerlere ulaşmak imkansız çünkü. En büyük tavsiyesi de, tam da bu yüzden bütün tavsiyeleri unutmamız, hiçbirini dikkate almamamız.
//php print_r ($fields); ?>
Güçlüler, güzeller, zekiler ve ne istediklerini biliyorlar: Dünyayı kurtarmak... “Marvel/DC Comics kızları” olarak da bilinen kadın süper kahramanlardan bahsediyoruz. Bu sonbaharda, içlerinden en ünlüsü sayılabilecek Supergirl, televizyon uyarlamasıyla ekranda olacak. Dizinin tanıtımı internette yayılınca, Supergirl’ün ne çok hayranı olduğu da meydana çıktı.
//php print_r ($fields); ?>
Her okurun bir yazarı çok sevmek için son derece haklı ve bir o kadar özgün gerekçeleri vardır şüphesiz. Yola bu bilinçle, SabitFikir okurlarının edebiyatın öne çıkan yazarlarını neden sevdiklerine ilişkin bir tartışma başlatmak için çıktık. İlk soruyu da o yazar üzerine çalışmalar yapmış bir isme yönelttik. Öyleyse soruyoruz: Siz Sevgi Soysal'ı niçin okuyorsunuz?