Eleştiri Arşivi
Eleştiri // En çok okunanlar
//php print_r ($fields); ?>
Karanlık Çağ, tarihsel kurgunun ve fantastik edebiyatın sentezlendiği bir öykü anlatıyor.
//php print_r ($fields); ?>
Mehmet Açar Kayıp Hasta’da, 21. yüzyılda “Sistem” isimli yapay zeka tarafından yönetilen bir ülkenin bir hastanesinde çantasını kaybeden, kimliğinden yoksun, geçmişiyle baş başa kalan, dosyalar ve makineler arasında sıkışan Ali Z. ile buluşturuyor okuru.
//php print_r ($fields); ?>
İnsan zihnini bir imgeler kataloğu olarak düşünürsek, bu kataloğun en uzun maddelerinden birini denize vermek gerekirdi. İmgelerin cilveli yanlarından biri de, bağlamlara bağlı oluşlarıdır.
//php print_r ($fields); ?>
Fransız filozof René Descartes’ın beden ve ruh düalizmine dayalı rasyonalizmiyle başladığı addedilen modern felsefeye dair yazılmış felsefe tarihi kitaplarının birçoğunda bu felsefenin gelişimi içinde bir yandan Spinoza’nın tek töze dayalı felsefesi ile Leibniz’in monadlara dayalı çok tözlü felsefesi rasyonalist felsefenin mümkün devam yolları olarak Descartes’la bağlantılandırılırken, diğer ya
//php print_r ($fields); ?>
Stephen King’i kalın romanlarıyla, o romanlardaki başkarakterler kadar önem verdiği yan karakterlerle, satır arasında anlattığı yan hikayelerle, üzerinde çok çalıştığı diyaloglarla, korkunç olayların arasına sıkıştırdığı kara mizahla tanıyoruz genellikle.
//php print_r ($fields); ?>
Çok yakın bir zamanda görev süresi dolan Cumhurbaşkanı José Alberto Mujica, Uruguay’a yerleşmek için gösterilen bilmem kaç nedenin en tepesinde. Ama ben onunla birlikte, yazıp söyledikleri nedeniyle Eduardo Galeano’yu da sayıyorum.
//php print_r ($fields); ?>
İlk okuduğum ve aklıma kazınan kitap Behrengi’nin Küçük Kara Balık’ı idi. Sonraları büyüdüğüm şehirden tamamıyla yabancı bir şehre geldiğimde o kitabı ilk okuduğum güne geri döndüğümü sanmıştım. Küçük turuncu bir balık... Sonraları hayatıma Ursula Le Guin girdi.
//php print_r ($fields); ?>
Melek ticareti yapılan bir yerde geçti gençliğim. Bir tür köle pazarıydı sanki ve siz âşık olabileceğiniz kişiyi beğenip satın alıyordunuz. O, sesini çıkartmadan peşinizden geliyordu. Kıyasıya rekabet ve çekişmeden sonra elde ettiğiniz meleğinizi yanınıza alıp pazar alanından çıkıyor, en yakın berbere yürüyordunuz. Berber, biraz ağır olsa da özenle meleğin kanatlarını tıraş ediyordu.
//php print_r ($fields); ?>
Hüseyin Kıran, Dağ Yolunda Karanlık Birikiyor adlı son romanıyla daha önceki eserlerinde olduğu gibi bir dil işçiliğine soyunmuş. Kıran’ın metinlerini okurken dilin bir yazarın elinde nasıl tek tek başka sözcüklerle bir araya geldiğinde farklı farklı anlam katmanları yaratabildiğini görürsünüz.
//php print_r ($fields); ?>
Karşısına geçip durduğum ya da elime aldığım her müzik aleti evrenin en uzak noktalarından, hatta aklın en uzak noktalarından buralara gelmiş başka bir canlıymış hissi uyandırır bende. Dokunmadığım sürece hareket etmemesi, ses çıkartmaması kendi beceriksizliğimdendir; eğer gerçekten doğru bir iletişim aracı bulabilirsem, anlatacağı çok şey olduğu gibi, mutlaka fiili tepkiler de gösterecektir.