Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap


Eleştiri Arşivi

Eleştiri // En çok okunanlar



Kendime bir halk mı yapmaya çalıştım?

Bazen çok ses çıkarmadan bir kenarda durmak gerekir. Ayhan Geçgin’in, piyasaya kulakları tıkalı emin adımlarla sürdürdüğü edebi yolculuğunun son halkası Uzun Yürüyüş’ün de bana fısıldadığı bu: “Sen, çekil kenara!” Okurla bu romanın arasına girme cesaretini bulanlar elbette olacaktır, olmalıdır; ama o kişi ben değilim.



ölümü gösterip hayata razı etmek

depremden birkaç gün sonra erciş’te yetmişlerinde bir adam tanıdım. sağanak yağmurun altında, bir ateşin başında oturmuş kafasına bir seccade örtmüştü. gidecek, kalacak yeri yoktu, sokakta yaşıyordu, evini ve bütün yakınlarını depremde kaybetmişti. düşündüm, inançları izin verse intihar eder mi?

 



Bahçedeki Gidonları Kromajlı Pırpır da Neyin Nesi?

Perec okumak her zaman sarsıcı, etkileyici, fantastik bir maceradır. Perec'in dünyası adeta büyükler için bir lunaparktır. Dilin, romanın, edebiyatın sorgulandığı, büyük bir edebiyat tutkusunun sergilendiği metinlerdir bunlar.



Gitanjali: Yakarışlar

Neydi acaba onu bu engin gizeme gece yarısı ormandaki bir tomurcuk gibi açtıran kuvvet?



Kehanetler gerçekleşirken

Yevgeni Zamyatin’in 1921 yılında yazdığı Biz romanı Türkçeye 90’lardan sonra -birkaç kez- çevrilmiş, bilimkurgu edebiyatına ya da distopyalara ilgi duyan çe



Hareketsizliğin içinde

Kürar, Güney Amerika'daki avcılar tarafından kullanılan zehirli bir bitki. Av esnasında kullanılan okun ucuna sürülüyor, kanına karıştığı bedeni kaskatı keserek felç ediyor. Beton gibi, cansız bir hareketsizliğin içine bırakıyor sonra. En az acıyla, etkili bir sonuç alma biçimi de diyebiliriz bu yöntem için.

 



Sevgili annemiz Platonov

Son sözü baştan söylemeli: Dünyayı bize getirenler var. Kendi tarifleriyle, bir binayı son tuğlasına kadar yıkıp yeniden kuruyorlar. Her dilin neredeyse sonsuz bir evren olduğunu düşünürsek, onlar müthiş bir paralel kozmik yolu önce tek başlarına geçiyorlar, ardından bize el veriyorlar... İyi çevirmenlerin emeği ölçülmez herhalde. Annemin dediği gibi, onların ekmeğini kıyıp yiyemezsin!



İstikamet İstanbul Oyuncak Müzesi

Disney yapımı Oyuncak Hikayesi'nin (Toy Story) 2010'da çekilen üçüncü filmi sinema tarihinin en dokunaklı hikayelerinden biridir kanımca. Artık üniversite çağına gelmiş olan Andy, evden ayrılmadan önce annesinin tavanarasına attığı oyuncaklarla vedalaşmalıdır. Annesi artık toz yapıyorlar diye evde istemediği için onları ihtiyacı olan çocuklara vermelidir.



Öğretmenlik ne kadar zor olabilir ki?

Pulitzer ödüllü Frank McCourt’un ünlü romanı Angela’nın Külleri’ni okumayanlara buradan selam gönderiyorum.



İhtilal kendi evlatlarını yer...

Önemli bir tarihsel kişilik Leon Troçki. Önemi, büyük bir dönüşümün (1917 Ekim Devrimi) aktörlerinden biri olmasından kaynaklanmıyor sadece. Kişisel özellikleri, hayatı, bir yüzyıla (20.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.