Dosya Arşivi
Dosya // En çok okunanlar
//php print_r ($fields); ?>
Alain de Botton’dan çevirdiğim ilk kitap olan Romantik Hareket, ilk kez Sel Yayıncılık Genel Yayın Yönetmeni İrfan Sancı tarafından 2 Haziran 2000 tarihinde Beyoğlu’nda bir kafede karşıma getirildi.
//php print_r ($fields); ?>
Bu yazının başlığında yer alan üç yargı cümleciğinin ortak noktası “bilmek” ve “yapmak”. Tarihin üç ayrı döneminin, üç ayrı idealin formülü gibi. İlki Marks’ın pek sevilen aforizmalarından biri: “Bilmiyorlar ama yapıyorlar.” Yaptıkları bildikleri değil, bildiklerini yapamıyorlar fakat yine de yaptıklarının bildiklerinin bir sonucu olmasını diliyorlar.
//php print_r ($fields); ?>
Terry Gilliam”ın Brazil’i gibi bir atmosfer, retro futuristik tasarımlar, karanlık, boğucu bir dünya... Simon için böyle bir dünyadan daha kötüsü ise çevresindeki insanlar. Ya da kendisi. Annesi için Simon tam bir hayal kırıklığı. İşyerinde de silik bir adam. Sevdiği kadına açılamayacak kadar utangaç. Kimse tarafından fark edilmiyor.
//php print_r ($fields); ?>
Her okurun bir yazarı çok sevmek için son derece haklı ve bir o kadar özgün gerekçeleri vardır şüphesiz. Yola bu bilinçle, SabitFikir okurlarının edebiyatın öne çıkan yazarlarını neden sevdiklerine ilişkin bir tartışma başlatmak için çıktık. Öyleyse soruyoruz: Siz Tenten'in yaratıcısı Hergé'yi niçin okuyorsunuz?
//php print_r ($fields); ?>
Sovyetler Birliği'nin 4 Ekim 1957 günü Dünya yörüngesine oturtmayı başardığı ilk yapay uydu Sputnik I ile insanoğlu, uzayla imtihanında da ilk somut adımı atmış oluyordu. Bunu peş peşe yeni girişimler izledi. 1959'da Sovyet yapımı bir uzay aracı ilk kez Ay'ın yüzeyine indi; 12 Nisan 1961 günü de kozmonot Yuri Gagarin, Vostok I ile Dünya yörüngesindeki turunu tamamladı.
//php print_r ($fields); ?>
Üç kitabı baskısı, kapağı ve iç sayfaları yönünden değerlendirdiğimiz Karne'nin baskı kritikleri Libris Lipum, tasarım kritikleri Bila Perva tarafından yapılmıştır.
Saklı Şiirler, Ayşe Kulin, Everest Yayınları
Baskı
//php print_r ($fields); ?>
Roald Dahl’ı daha çok Matilda, Dev Şeftali, Cadılar, Bay ve Bayan Kıl gibi çocuk kitaplarıyla tanıyoruz, ama sanırım en çok da Charlie’nin Çikolata Fabrikası’nın yazarı olarak... Yine de çoğu zaman Roald Dahl isminin, özellikle Charlie’nin Çikolata Fabrikası’nın gölgesinde kaldığını söyleyebiliriz.
//php print_r ($fields); ?>
Erdal Öz
12 Mart olayları edebiyatımıza pek çok örnekle yansıdı da, 12 Eylül olayları neden pek az yansıdı?
Soru bu.
Düşünelim:
Türkiyemizin yaşadığı talihsiz, bir o kadar da uğursuz iki tarih: 12 Mart, 12 Eylül.
//php print_r ($fields); ?>
Georges Perec, Türkçeye de çevrilen Ücret Artışı Talebinde Bulunmak için Servis Şefine Yanaşma Sanatı ve Biçimi kitabını hiçbir noktalama işareti kullanmadan yazmıştı. Perec’in “oyuncul” metinlerine bir hayli aşina olduğumuz için yadırgamamıştık elbette. Sanırız hep bir soruyla başlıyor Georges Perec işe; “Hiç ‘e’ harfi kullanmadan bir roman yazabilir miyim?” diye soruyor örneğin.