Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap


Eleştiri Arşivi

Eleştiri // En çok okunanlar



KALPAZANLAR’I BİLİYOR MUSUNUZ?

Edebiyat dergilerinin en önemli işlevlerinden biri bildirmek, hatırlatmak olsa gerek... Kitap-lık dergisi de Şubat 2010 sayısında böyle bir hatırlatma yaptı, Andre Gide’e tekrar dikkatimizi çekti. Andre Gide modern klasiklerden.



Yıldızın tozu Türkçede dağılıyor mu?

Neil Gaiman kimdir? Önce buradan başlayalım: Neil Gaiman 1960 İngiltere doğumlu, bir sürü kitabı ve pek çok ödülü olan, şu sıralar Amerika’da yaşayan ve Amerika’da da Avrupa’da da oldukça kabul gören, hatırı sayılır bir okur kitlesi olan bir yazar. Bir bilimkurgu ve fantezi yazarı. Bilirsiniz, bilimkurgu zor zanaattır. Bilimkurgu ve fantastik romanların okuyucusu da ayrıdır, yazarı da.



‘Ölüm varsa da, her zaman, ikinci gelir’

Yannis Ritsos (1909-1990) denilince akla sadece bir şair imgesi gelmiyor. Yannis Ritsos’un şiirlerini bir kenara koymak gerekiyor ilkin. Zira Ritsos’un yaşamını ve kendisini tanımak şiirlerinin toplamı ediyor.



Üç kase şamanizm, bir tutam çevre sorunu, biraz da baharat

“İyi bir hikaye, sıkıcı kısımları çıkarılmış yaşamdır,” der Hitchcock. Romanda diyaloğun amacı okuyucuyu olay örgüsü hakkında ya da bir karakterin ağzından, diğer bir karakter hakkında bilgilendirmek değildir. İyi diyalog gerçek gibi algılanmalı, ancak gerçek hayattaki gevşek diyalogların birebir kopyası olmamalıdır.



Dünyanın Uğultusu

Sema Kaygusuz’un yeni kitabının yayıma hazırlandığını “bir şairin bir kitaba adlı adınca kahraman yapılmasının ilk” olduğu iddiasının sorulması sayesinde öğrendim. Türk romanı hakkında bir hayli malumat sahibi olmakla birlikte bu soru için doğrusu hazır bir cevabım yoktu.

 

 

 



Sizin Kafka’nız hangisi?

Kafka kült bir isim. Sadece eserleriyle değil, hayat öyküsüyle ve hatta fotoğrafıyla da... Dolaşımdaki iki fotoğrafı Che ya da James Dean’inkiler gibi dünyada en çok bilinen fotoğraflardan. Yüzü marka haline gelmiş. Hediyelik eşyalara, tişortlara basılmış.



Ben buradayım sevgili yazar, sen neredesin?

Haruki Murakami’yle 1Q84 üzerinden tanışacak okurlar için üzülüyorum. Çünkü muhtemelen yazarın bir romanını daha okumak istemeyecekler.



İroni’nin İlham Verici Yıkıcılığı

Bir metni nasıl anlamalıyız? Metinde geçen kelimelerin tek tek anlamlarını bir araya getirerek bir metni anlayabilir miyiz? Keşke bir metni anlamak bu kadar basit olsaydı değil mi? Niçin ihtiyaç duyuyor insanlar ironiye? Yani bir yazar ne söylemek istiyorsa onu ifade etmiyor da niçin Eski Yunanca’da “kandırmak” anlamına gelen bir fiilden türetilen “eironeia”dan kaynaklanan ironiye başvuruyor?



Tarih, ölür müsün, öldürür müsün?

İnsanın doğum ve ölüm arasında geçen sürecine eğer üretim ilişkileri dâhilinde ‘yaşamak’ deniliyorsa, bazı insanların yaşadıklarıyla geride bıraktığı şeylerle tarihte bir yer ediniyor olması da oldukça anlaşılır. Elbette bunun tarihsel diyalektik oluşturacağı da bir kesin.



“Haliçli Köprü”nün devrimcisi

Sanatçı sıradan faniden farklı bir insan türüdür. Aynı olayların içinden geçsek, aynı zamanı ve mekanı paylaşsak bile, o, benim göremediğimi görür, görmekle kalmaz sözcüklere döker, resmini çizer, müziğini besteler, sahnede yeniden canlandırır.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.