Üye Eleştirileri Arşivi
Üye Eleştirileri // En çok okunanlar
//php print_r ($fields); ?>
Bazı romanların kapağını kapattığınızda içinize bir hüzün yayılır. Kısa bir süre gözünüze her şey boş ve anlamsız görünür. Ama daha sonra bu kasvet dağılıp, yerini basitliğe ve dinginliğe bırakır. Bu duyguları ancak özel romanlar yaşatır. İşte Richard Yates bu özel romanların özel yazarıdır.
//php print_r ($fields); ?>
"İstanbul'un göğünden kopma bir taş efeleniyordu Londra'da"
Bana Feyyaz Kayacan´ın ve öykülerinin hikayesi, İstanbul Zeybeği öyküsünde geçen bu cümlede yatıyor gibi geliyor hep.
Mizahi, doğrusu ironik ve geriden başını uzatan derin bir hüzün. Gurbette olma hissi.
//php print_r ($fields); ?>
Birçok okurun tahmin ettiği gibi, kolayca gol pozisyonuna girdiği halde gole çeviremeyen, Hemşehrimiz (Aksekili) Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal´a saç-baş yolduran, Denizli´nin, Demirören´in tahtlarının sarsılmasına neden olan, Beşiktaş´ın genç, acar futbolcusu Serdar Özkan´dan söz etmeyeceğim.
//php print_r ($fields); ?>
Sene başından beri kitapçı raflarındaki yerini alan başı sarıklı sırtı kaftanlı genç adamı elime aldığımda kim olduğuna dair en ufak bir fikrim yoktu. Kitabın üzerinde hiç duymadığım bir yazar adı ve bir de yeşil gözleri çözemediğim derinlikteki manayla bakan genç adam!
//php print_r ($fields); ?>
Psikiyatristlerin belki de en çok ustalaştığı beceri, terapi hastalarının "zihinlerine" nüfuz etmek ve orada bulduklarıyla onların davranışlarını değiştirmelerini kolaylaştırmaktır demek, sanırım yeterince gerçekçi bir bakış açısıdır.
Kaan Arslanoğlu, bunun bir adım ötesine geçerek, aslında daha zor olanı, kendi zihnini tüm eleştirel ve sorgulayıcı haliyle okurun huzuruna sunmuş.
//php print_r ($fields); ?>
Türk anlatı sanatında genelde dışlanan, kendi sesini çıkarmasına izin verilmeyen türden bir karakterin, yani girişimci ve dalavereci iş adamı tipinin ağzından anlatılan bir roman; şahane bir kitap.
//php print_r ($fields); ?>
İhsan Oktay Anar ölümsüz bir döngünün içinde "Amat" efsanesini anlatırken yine kalemini kâğıttan sakınmıyor. Aslında anlatılanlara kimse yabancı değildir, olamaz "2003 yılında Karayip Korsanları"nın ilk filminde karşılaştığımız da buna benzer bir şey değil miydi? Denizciler ne meraklılar ölümsüzlüğe!
//php print_r ($fields); ?>
Kitabı uzun zamandır alıp okumak istiyordum. Muazzez İlmiye Çığ hakkında da yazıları ve çalışmaları ile ilgili olarak pek çok yerden bir çok şey öğrenmiştim. Bu durum merakımı daha da arttırdığı için kitabı kapıma geldiği gün bitirdim.
//php print_r ($fields); ?>
Latife Tekin'i 15- 20 yıldır takip ederim. Hem edebi anlamda hem de Gümüşlük'teki faaliyetlerinden ötürü.
//php print_r ($fields); ?>
20. yüzyılın özellikle ikinci yarısından itibaren küresel süreçler hakkında çok kalem oynatıldı, fakat genellikle küreselleşmenin yakın dönem tezahürlerine ve ekonomik boyutlarına eğilim gösterildi bu metinlerde. Küreselleşme denilince aslında hep kapitalizmin küreselleşmesi söz konusu ediliyor diyebiliriz; fakat acaba kavramı bu bağlama sıkıştırmak ne denli adil bir okumadır?