Dosya Arşivi
Dosya // En çok okunanlar
//php print_r ($fields); ?>
Resmi tarihin görmekte ve göstermekte isteksiz olduğu ne varsa, edebiyat görmeye hep meraklı oldu. Dikkatli bakarsanız, insanlık da.
//php print_r ($fields); ?>
Evrendeki farklı yaşam formlarıyla ilk teması konu alan yapıtlarda birbirini besleyen iki temel mesele yüzeye çıkar. Hayali çizgiler ihlal edilip de öteki’nin kozmik ölçekteki karşılığı olan birtakım varlıklar bizimle iletişime geçtiklerinde, kendi bedenimizin, tarihimizin, dilimizin gelişigüzelliğiyle yüzleşmek zorunda kalırız öncelikle.
//php print_r ($fields); ?>
Jack Kerouac, Allen Ginsberg ve William S. Burroughs, tarihteki en önemli karşı kültür hareketlerinden biri olan Beat Kuşağı’nın en önemli temsilcileri olarak öne çıkıyorlar. 45 yıl önce bugün aramızdan ayrılan Kerouac ise bu başkaldırıya, Yolda adlı kitabında ABD’deki siyasal, toplumsal ve ekonomik düzene gösterdiği tepkiyle öncülük ediyor.
//php print_r ($fields); ?>
“Naziler her tarafta insanları katlederken, Almanlar nasıl bir kenara çekilip oturabildiler ve sonra da haberleri olmadığını söyleyebildiler? Bunu nasıl yaptılar?” Bu sorular, tarih dersinde İkinci Dünya Savaşı dolayısıyla Naziler işlenirken, o dönemde neler yaşandığını öğrenen bir lise öğrencisinin sorduğu sorular... Haksız değil elbette.
//php print_r ($fields); ?>
Selim Baki’nin “Kısa Camel”ı
//php print_r ($fields); ?>
2014’te Nick Cave’in filmi çekildi. Hayatındaki bir günün kurgusal olarak anlatıldığı dramatik bir belgeseldi bu. Sinemadan çıktığımda, onu sevenlerin, yani benim gibilerin filmden çok hoşlanacağını düşünmüştüm. Tamam, psikanalistiyle konuşma sahneleri ve “fazla canlı” konser görüntüleri sahiciliği törpülüyordu ama yine de güzeldi.
//php print_r ($fields); ?>
Bir yazarın dünyasını pek çok etmen şekillendirse de, çocuklukta gelişen muhayyile apayrı bir yer kaplar. Bazen her zerresi hatırlanmasa da, büyük yazarların karakterinin oluştuğu yaşlardaki hatıraları satırlarına sızarak dünya edebiyatına girer. Bir yazarın çocukluğundaki masa, sandalye ya da dededen dinlenmiş bir masal milyonların zihnine böylece yerleşir.
//php print_r ($fields); ?>
Düzen sağlanmış, ekonomi gelişiyor, aileler daha geniş mekânlara geçiyor, daha fazla imkânları oluyor, kalkınma gerçekleşiyor işte, peki neden daha fazla sayıda huzursuz ve bağımsız insan çıkıyor, neden dirlik ve düzeni tehdit ediyor insanlar? Neden yöneticilerinin, akıl vericilerinin, aile reislerinin istediği gibi davranmıyorlar da, kendi başlarına hareket etmeye devam ediyorlar?
//php print_r ($fields); ?>
Teknolojinin gelişmesiyle basılı kitap diye bir şey kalmayacak, deyişini eminim siz de duymuşsunuzdur. Başta bu savı öne sürenlerin haklı olduğuna ben de inanmıştım. Ama görünen o ki, zannedilenin tersi oldu. Yakın bir zaman önce, dünya çapında toplanan verilere göre e-kitap satışlarında yüzde 4’lük bir düşüş görülürken, basılı kitap satışlarında da yüzde 4’lük bir artış görüldü.