Eleştiri Arşivi
Eleştiri
//php print_r ($fields); ?>
Yine Burroughs, yine “baştan savma bir metin” ve “konu bütünlüğü olmayan” bir kitap (!) Yazarın anlam bütünlüğünü yıkmak için uğraştığını süzemeyenlerin ve uygarlığın yarattığı kalıp edebiyata bindirmelerini kavrayamayanların “haklı” suçlamaları karşısında gülünmez de ne yapılır?
//php print_r ($fields); ?>
China Miéville 1998 yılında yazdığı ilk romanı “Kral Fare” Türkçeye 2010 yılında çevrilmişti. “Fareli Köyün Kavalcısı” masalından esinlenerek kurguladığı romanda fantastiği çağının ilgi ve korkularıyla birleştiren Mieville, günümüzde geçen karanlık bir gelecek tasarımı sunmuştu. 2001 yılında Arthur C.
//php print_r ($fields); ?>
Babaya yönelik öfkenin, psikolojik söylemin bir parçası haline gelmeden önce, edebiyatın en kritik temalarından biri olarak pek çok yapıtta kendisine ses bulduğunu söyleyebiliriz: John Milton’ın “Kayıp Cennet”inde Cennet’te Tanrı’ya hizmet etmektense Cehennem’e hükmetmeyi yeğlediğini söyleyen ve anlatının başlangıcında beliren Şeytan’ın, şiirde kitabın yazıldığı geç on yedinci yüzyılda, Kral Bi
//php print_r ($fields); ?>
İş dünyası ve yönetim ile ilgili popüler kitaplar, her zaman ihtiyatlı yaklaşılması gereken bir alan oluştururlar. Daha açık söylemek gerekirse bu kitapların büyük çoğunluğu beş para etmez. Moda, reklam ve tüketim kavramlarının egemenliklerinin hüküm sürdüğü bu çağda zaman zaman ortalığı kasıp kavuran bir sihirli reçete ortaya atılır. Bir tür çağdaş simyacılık.
//php print_r ($fields); ?>
Neil Gaiman kimdir? Önce buradan başlayalım: Neil Gaiman 1960 İngiltere doğumlu, bir sürü kitabı ve pek çok ödülü olan, şu sıralar Amerika’da yaşayan ve Amerika’da da Avrupa’da da oldukça kabul gören, hatırı sayılır bir okur kitlesi olan bir yazar. Bir bilimkurgu ve fantezi yazarı. Bilirsiniz, bilimkurgu zor zanaattır. Bilimkurgu ve fantastik romanların okuyucusu da ayrıdır, yazarı da.
//php print_r ($fields); ?>
Hiç şöyle bir çaresizliğe tanık oldunuz mu?
//php print_r ($fields); ?>
biliyorsunuz, yeni kabinenin aileden ve sosyal politikalardan sorumlu devlet bakanı fatma şahin göreve gelir gelmez ilk açıklaması feminizmin faydasızlığı üzerine oldu ve epeyce tepki topladı. açıkçası şahin’in hızının parmak ısırttığını düşünsem de bu açıklamasını şaşırtıcı bulmuyorum.
//php print_r ($fields); ?>
Hayatınız okuma ve yazmanın otoritesi altına girdi mi esaret mi / sanatsal cesaret mi pek de kestiremediğiniz bir durumla yüzleşmeye başlıyorsunuz; geçici bir denetleme dönemi de değil bu: Adeta süreğen bir alerjik tepki. Bedeninizle ruhunuzun temas ettiği o ince o kalın ama hassas çizgide yoğunluğun yorgunluğa, yalnızlığın algı güçlenmesine dönüşmesi kaçınılmaz.
//php print_r ($fields); ?>
Bugün roman, öykü yayımlayan ve onun kitaplarını okuyarak yetişen yazarlar kuşağı; Salman Rüşdi'ye dil felsefesi ve retoriğe yönelik angajmanlar gibi olumlu özellikler kadar, popüler kültürle fazla yakın bir sevecenlik ilişkisi gibi daha az olumlu alışkanlıkları da borçlu.
//php print_r ($fields); ?>
Masallar, halkın belleğidir; halkın korkusu, sevinci, hüznü ve endişesi masallar aracılığıyla aktarılır. Toplumsal sistemler de bu yöntemle kaydedilmiş, sonraki kuşaklara aktarılmış olur.